İTKİB Ekspres: Dünyadan Haberler 2024 Mayıs

Hindistan, artan sıcaklıklar ve öngörülemeyen yağışlar nedeniyle giderek büyüyen bir su kriziyle mücadele ederken, ülkenin pamuk ekimi sektörü büyük zorluklarla karşı karşıya.

Dünya Kaynakları Enstitüsü'nün Su Kemeri Su Riski Atlası'ndan elde edilen son verilere göre, küresel GSYİH'nın %31'i (70 trilyon dolar) şaşırtıcı bir şekilde 2050 yılına kadar yüksek su stresi nedeniyle risk altında. Hindistan, Meksika, Mısır ve Türkiye'nin GSYİH'nın yarısına katkıda bulunarak bu krizin en ağır yükünü taşıması bekleniyor.

Milyonlarca çiftçiyi destekleyen ve Hindistan'ın GSYİH'sine önemli katkıda bulunan pamuk sektörü suya ağır bağımlılığı nedeniyle tehdit altında. Geleneksel pamuk tarımındaki su tasarrufu sağlayan sulama teknolojilerinin yaygın olarak benimsenmemesi, kaynak sıkıntılarını daha da kötüleştiriyor ve çevresel ve tarımsal endişelere katkıda bulunuyor. Geleneksel sulama yöntemleri, sadece su kaybına değil, aynı zamanda toprak erozyonuna ve su kirliliğine de katkıda bulunarak çevresel bozulmayı daha da kötüleştiriyor.

Bu sorunları ele almak için, paydaşlar pamuk yetiştiriciliğinde su tasarrufu sağlayan sulama teknolojilerinin yaygın olarak benimsenmesini önceliklendirmeli. Hükümet desteği ve teşvikler, bu teknolojilerin küçük çiftçilere erişilebilir hale gelmesini sağlamada önemli bir rol oynayabilir, ki bunlar pamuk endüstrisinin omurgasını oluşturur.

Hindistan, iklim değişikliği ve su kıtlığı gibi çift yönlü zorluklarla yüzleşirken, sürdürülebilir uygulamaları benimseyerek ve paydaşlar arasında işbirliğini teşvik ederek, ülke pamuk endüstrisi için daha dirençli ve refah dolu bir yol harcayabilir, milyonlarca çiftçinin geçimini sağlarken gelecek nesiller için değerli su kaynaklarını koruyabilir.

Asya'nın en büyük pamuk üreticisi ve ihracatçısı olan Çin, Sincan'da pamuk üretimine yönelik uluslararası eleştirilere rağmen üretimi ve ihracatı artırmakta kararlı. Yetkililer, Sincan bölgesindeki pamuk üretimini savunurken, insan hakları ihlalleri ve zorunlu çalışma iddialarını reddediyorlar.

Sincan'daki pamuk hasadında makineleşme oranı 2014 yılında %21'den 2023'te %89'a ulaşırken, 2023 yılında Sincan pamuğunun üretiminin 5,11 milyon ton olduğu, bu rakamın ulusal verimin %91'ini ve küresel üretimin beşte birini temsil ettiğini belirtildi.

Yakalanan bu artış Uygur Zorunlu Çalışma Önleme Yasası'nın artan uygulanmasının ardından Çin'in ABD'ye yönelik tekstil ve giyim ihracatında bir düşüş yaşanmasına rağmen geldi.

Bir sonraki adımın yerli bir pamuk kalite takip sistemi ve sertifikasyon sistemi oluşturmak olduğu belirtilirken, ayrıca birçok yerli marka oluşturma hedefi de bulunuyor. Son olarak Sincan pamuk sektörünün özellikle Kuşak ve Yol Girişimi (Belt and Road Initiative - BRI) ortak ülkeleri dahil olmak üzere yurtdışı pazarlara aktif bir şekilde genişlediği belirtiliyor.

Kanada'nın Rekabet Gözetim Kurulu, Vancouver merkezli yoga giyim tedarikçisi Lululemon'a yönelik "yeşil aklama" şikayeti üzerine bir soruşturma başlattı.

Stand.earth isimli kâr amacı gütmeyen bir kuruluşun yaptığı resmi şikâyetin ardından başlatılan soruşturma sonrasında konuşan Stand Earth İcra Direktörü Todd Piglia, soruşturma aracılığıyla Lululemon'un yılda yarım milyon arabadan daha fazla gezegene zararlı emisyonlar oluştururken nasıl 'Gezegen Ol' iddiasında bulunduğunun sorgulanacağını söylerken, Lululemon ise incelemenin farkında olduğunu ve işbirliği yapmaya hazır olduğunu ifade etti.

2020 yılında 'Gezegen Ol' isimli kampanyayı başlatmasının ardından Lululemon'un seragazı emisyonlarının %100 arttığını belirten Stand Earth yetkilileri, Lululemon'un ürünlerini yapmak için "iklimi etkileyen" kömür ve diğer fosil yakıtlara ağır bir şekilde bağımlı olduğunu söylerken, Lululemon yetkilileri ise inceleme sonunda halka yaptıkları açıklamaların doğru ve iyi desteklendiğinin onaylanacağından emin olduklarını kaydetti.

Lululemon'un halka açık olarak önemli ölçüde yanıltıcı ve yanıltıcı beyanlarda bulunduğunu bulursa, Stand.earth'ün tahminine göre, her yıl brüt küresel karının %3'üne kadar, potansiyel olarak 400 milyon dolar veya daha fazlası kadar bir ceza kesilebilir. Lululemon ayrıca söz konusu kampanyayı düzeltmek veya kaldırmak zorunda kalacak.

ABD Gümrük ve Sınır Koruma (CBP) Dairesi, 321. Bölüm de minimis ticaret hükmüne uyan sevkiyatlara yönelik denetimleri daha da sıkılaştırma ve bu sevkiyatları hızlandıran bazı gümrük müşavirlerinin yetkilerini askıya alma kararı aldı. Bu sıkı denetim, ABD yetkilileri ile Shein ve Temu gibi yabancı sahipli işletmeler arasındaki gergin ilişkiye bir kez daha dikkat çekerken, gümrük komisyoncuları ile nakliye komisyoncuları gibi lojistik şirketlerinin ülkeye ürün ithal etmek için yapmaları gereken ve giderek karmaşıklaşan işlemleri göz önüne seriyor.

Lojistik hizmet sağlayıcısı Seko Logistics de Entry Type 86 erişimi 90 gün süreyle askıya alınan komisyonculardan biri. Entry Type 86 gümrük formu doldururken, ithalatçılar ve gümrük komisyoncuları, 800 dolar altındaki de minimis eşiğini aşmayan mal sevkiyatlarını ithal edebilirler, böylece vergi ödemekten kaçınabilirler. Bu, işletmelerin düşük değerli ürünleri ABD'ye daha hızlı getirebilmeleri için gümrük sürecini hızlandırmak amacıyla tasarlanmıştır. Toplamda altı komisyoncunun erişimi askıya alınırken, Seko'nun geçici yasağı Pazartesi günü başladı ve 24 Ağustos'a kadar geçerli olacak. Firmanın New York, Kaliforniya ve Illinois'teki havaalanlarında bu kural sayesinde yıllık milyonlarca paket işlediği belirtildi.

CBP, 15 Şubat 2024 itibarıyla yürürlüğe giren düzenlemeyle Entry Type 86'nın yükün varışından önce veya varışında dosyalanması gerektiğini belirlemiş durumda. Daha öncesinde Entry Type 86 ürün geldikten sonra en fazla 15 gün içinde dosyalanabiliyordu. Yeni uygulamayla yük geldikten sonra dosyalanırsa giriş reddedilecek ve ayrı bir giriş veya uygun bir giriş türü yapılana kadar yük bekletilecek.

Bu değişiklikle CBP, yasadışı maddelerin (fentanil ve diğer narkotikler gibi), sahte ürünlerin ve diğer fikri mülkiyet ihlallerinin veya zorla çalıştırma ile üretilen malların ithalatını önleme çabalarını artırmayı amaçlamaktadır.

Ancak Shein ve Temu gibi şirketlerin ABD pazarına sürekli girişi, Amerikan yasa koyucular ve perakendecilerden ticaret ve e-ticaret rekabetinin adil olup olmadığı konusunda başka endişelere yol açtı. De minimis eşiğine karşı ileri sürülen argümanlar, ABD işletmelerini adil olmayan bir şekilde fiyatları düşürerek zor durumda bıraktığını ve esasen e-ticaret şirketlerini dibe doğru bir yarışa katılmaya zorladığını savunuyor. Zirve gönderim sezonundaysa ek sınırlamaların devreye girmesi bekleniyor.

Seko gibi komisyoncuların yetkilerinin askıya alınmasının, Shein veya Temu'nun daha geniş operasyonlarını önemli ölçüde etkilemesi pek olası değil, çünkü lojistik danışmanlık şirketi ShipMatrix'ten alınan tahminlere göre her iki şirket de ABD'ye günde 1 milyondan fazla paket gönderiyor. Ancak bu karar en azından Shein halka açılmayı planladığı için firmaya başka bir darbe vurabilir.

CBP tarafından yayımlanan verilere göre, ABD'ye yapılan toplam de minimis ithalatı, 2020'de 636.7 milyon iken 2023'te 1 milyara yükseldi ve 2024 yılı "yıl ortası" tahmini 705.1 milyon seviyesinde. Ancak toplam de minimis hacmi artarken, toplam de minimis değeri 2020'de 67 milyar dolardan 2023'te 54.5 milyar dolara düştü. 2024 yılı yıl ortası toplamı ise 32.8 milyar dolar oldu.